Meşin yuvarlak, vuvuzela dünyasında
Ofise bir
futboloyunu teşrif ettiğinde, genellikle ilk olarak sevgili Emre Günen,
Mahmut Saral ve bendenizin elinden geçer. Daha doğrusu, birbirimizle
kapışmaya başlarız. Aramızda çok karışık bir rekabet üçgeni var; her
zaman Mahmut, Emre'yi, Emre beni, ben de Mahmut'u yenerim. Dolayısıyla
hâlâ hangimizin en iyi olduğuna karar verebilmiş değiliz. South Africa
da üçümüzün kapışmalarına
sahne olan bir başka yapım oldu. Ben açıkçası sürekli
arkadaşlarıylaPES oynayan birisi olarak, ona yakın derecede keyif aldığımı
söyleyebilirim. Hele Emre ile aynı takımda ter döktüğümüz Fildişi
Sahili - Brezilya maçı görülmeye değerdi. Genelde oyun bizim kalemizde
oynansa da, yaptığımız defans tüm ofis tarafından takdir edildi. Maçı 2
- 0 kaybettik ama, gururla kalktık sandalyeden. Bu arada küçük bir not;
zorluk seviyesi en üst düzeydeydi.
Beyler tek top
Her Dünya
Kupası arifesinde olduğu gibi EA yine bu konsepti içeren futbol oyununu piyasalara sürdü. Menülerinden tutun da, saha içi
görüntülerinekadar Güney Afrika havasını sizlere fazlasıyla hissettirebiliyor.
İçerdiği modlar çok marjinal şeyler vaadetmese de, bir futbol oyunundan
beklenen keyfi ve eğlenceyi sizlere fazlasıyla veriyor. Ana konsept
2010 Dünya Kupası olmasına rağmen, 200'e yakın milli takım dahil
edilmiş ve elemeleri tekrar oynayarak farklı takımları da Dünya Kupası
turnuvasına taşıyabiliyoruz. Dolayısıyla A Milli takımımız da
oynanabilir olarak oyunda yer alıyor.
Menüler ve oyun modlarından söz etmek gerekirse, karşımıza çıkan
seçeneklere pek de yabancı değiliz. Kick-Off ile birlikte takımlarımızı
seçip direkt olarak tek bir
maç oynuyoruz. 2 kişi karşılıklı oynadığımız için,
ofistede genelde bu modla vakit geçirdik. 2010 FIFA World Cup'da, haziran
ayından itibaren düzenlenecek olan Dünya Kupası'nı önceden oynamaya
başlıyor ve heyecanı şimdiden yaşıyoruz. Captain Your Country, daha
önce FIFA'da Be A Pro, PES'te de Become A Legend şeklinde karşımıza
çıkmış olan oyun modumuz. Bilmeyenler için açıklamak gerekirse,
istediğiniz ülkeden
istediğinizbir oyuncuyu seçiyor ve turnuva boyunca sadece onu kontrol ediyorsunuz.
İstersek seçtiğimiz ülke için kendi oyuncumuzu da yaratabiliriz.
Ayrıntılara birazdan değineceğiz.
Story of Qualifying modu, hoşumuza giden seçeneklerden bir tanesi.
Burada bize verilen senaryoya göre, bir maçın yarısından ve hatta
sonundan başlıyoruz. Bizden istenen, genelde yenik durumdayken dar bir
zaman aralığında maçı çevirmek oluyor. Tabii karşımıza zaman zaman
zorludurumlar da çıkabilir. Maçı çevirmek zorundayken, aynı zamanda 10 kişi
de kalmış olabiliriz. Bu maçlar eleme gruplarında oynanan maçlardan
seçilmiş ve milli Takımımızın İspanya'ya 2-1 kaybetmiş olduğu maç da
senaryolar arasına dahil edilmiş. Diğer modlar; klasikleşmiş penaltı
çekişme, online
sistemden yararlanma ve antrenman yapma gibi seçeneklerden oluşuyor.
Karambol ve gol
Maçlara gelirsek; stadyum görüntüleri
atmosfereuygun biçimde hazırlanmış. Takımların maça çıkışı sırasında yaşanan
coşku, görülmeye değer. Aynı coşku maç sırasında da devam ediyor ve
kendinizi gerçekten Afrika'da maç yapıyormuş gibi hissedebiliyorsunuz.
Tribünlerde müzik ve tezahürat hiç eksik olmuyor. Gol attıktan sonraki
coşku ise, görülmeye değer, bütün stad inliyor neredeyse. Oyuncu
animasyonlarıson derece güzel ve topun gelişine ve kullanmına göre son derece
gerçekçi. Hareketler ve mücadelelerde fiziksel olarak mantıklı
görüntülerlekarşılaşıyorsunuz. Başıma gelen ilginç pozisyonlardan birisi, çok
adamla geldiğim bir atak sırasında, verdiğim pasın hakeme çarpması ve
benim kaleme kontra atak olarak geri dönmesiydi. Dolayısıyla, fizik
motorunda da herhangi bir eksik gedik gözükmüyor.
Futbolcuların görünümüne gelirsek, tanıdık oyuncular gerçeklerine daha yakın tasarlanmış, ancak
Türkiyeiçin aynı şeyi söylememiz biraz zor. Oyuncular pek gerçeklerine
benzemiyor. Yapımcılar, teknik direktör görüntülerini de oyun içerisine
monte etmiş. Oyun tasarım aşamasındayken muhtemelen bizim teknik
direktörümüz halen Fatih Terim'di. Bu yüzden teknik direktörümüz olarak
Fatih Terim'i görebiliyoruz. Yine de yapımcılar, onu da maalesef
gerçeğine pek benzer tasarlayamamış. Yüzü andırır gibi olsa da, tam da
aynısı değil. Tribünlerde renkli görüntüler görebiliyoruz, ama kendini
tekrar ettikleri de gözlemlenebiliyor.
Maçlara başlarken yükleme yapıldığında, dünya üzerindeki çeşitli ülkeler hakkında ufak tefek
bilgiler alıyoruz ve bu ülkelerin
futbolgeçmişlerindeki enteresan maçlar hakkında da bilgiler alabiliyoruz. Bir
başka yükleme ekranı çeşidinde şut antremanı yapabiliyoruz ki, yükleme
ekranlarının sıkıcı geçmemesi için güzel düşünülmüş ufak tefek
ayrıntılar. Kolay seviyede oynadığınız zaman pek zorluk çekmiyorsunuz,
en zorda oynamanızı tavsiye ediyoruz. Böylece gerçeğe yakın ve daha
sıkı maçlar oynama şansına sahip oluyorsunuz.
Captain Your Country modudan biraz daha bahsedersek; yarattığınız ya da yönetmek
istediğiniz futbolcuyu alarak, milli takımınızın Dünya
Kupası'na
katılmak için oynadığı eleme maçlarında kontrol ediyorsunuz. Bunu
yaparken, bazı maçlardan önce menejerinizin sizden özel istekleri
olabiliyor. Maça başladığınız zaman, ekranda hem yorgunluk çizginiz,
hem de rating'inizi görüyor olacaksınız. Olumlu paslar attığınızda, top
kaptığınızda, asist yaptığınızda ve gol attığınızda bu sayı giderek
artacak ve böylece başarılı olarak nitelendirileceksiniz. Tabii
bunların tam tersi olduğunda notumuz düşecek. Bu notlar şundan dolayı
da önemli; menejerimiz bizden belirli bir puanın üzerinde olarak
oynamamızı isteyebilir. Oyun da bize, koşmamız ve kaçmamız gereken
bölgeler konusunda sarı bir ok ile yardımcı oluyor.
Güney Afrika'ya hoşgeldiniz
Adetten olsa gerek, ne
zamanbir futbol oyunu oynasak otomatikman PES'le de karşılaştırıyoruz.
Açıkçası, South Africa'yı oynarken bana PES'i aratacak herhangi bir
olumsuzluk yansımadı. İki kişi karşılıklı ya da beraber aynı takımda
oynarken de herhangi bir aksilikle karşılaşmadık. Bu yüzden, PES'ten
farklı bir futbol oyununda kapışmak isterseniz arşivinize
katabileceğiniz bir yapım. Haziran geldiğinde, Afrikalılar'ın meşhur
tribün aleti vuvuzela sesi bütün evlerimizi dolduracak. Bir ara bu
aletin sesinden dolayı tribünlerde müsaade edilmemesi düşünülüyordu,
ama bana göre Güney Afrika'daki turnuvanın bir simgesi olacaktır. 2010
FIFA World Cup South Africa ile vuvuzela dünyasına önden bir giriş
yapabilir ve o
atmoferiyaşayabilirsiniz. Gönül isterdi ki bunu A milli takımımızla yaşayalım,
yine de yapımda görmek bile bize tebessüm ettirmeye yetecektir.